© Ekonomim TV

“Para Politikası Katı Şekilde Uygulanıyor”

Finansal Yönetim Danışmanı Bikem İnce İnanç son zamanlardaki ekonomi gündemi ve kiralarla ilgili değerlendirmelerde bulundu.

EKONOMİM DERGİSİ

Enflasyonla mücadele için uygulanan para politikasının katı şekilde uygulandığını ifade etti.

 

Bikem İnce İnanç açıklamasında; Enflasyonla mücadele için uygulanan para politikasının oldukça katı bir şekilde uygulandığını görüyoruz. Faizin sabit tutulması, sadeleşme kararı ile gelen zorunlu karşılık oranlarındaki değişiklik, vergi uygulamalarına ilişkin güncellemeler bunun en net göstergesi.

 

Ancak uygulanan sert para politikasına rağmen enflasyon verilerinde hedefin oldukça uzağındayız. Özellikle hizmet enflasyonu kontrol altına alınabilmiş değil. Bu noktada sene sonu yaklaşmışken MB’nin önümüzdeki günlerde faiz kararını ne yönde vereceği, asgari ücretin ne olacağı gibi ulusal konularla, jeopolitik krizler ve gerilimler gibi küresel konular ekonominin gidişatını oldukça temelden etkileyecek.

 

Üreticiler zor günlerden geçiyor

 

 

Üreticinin zor günlerden geçtiği, bu nedenle arzın etkilendiği, bireysel borçlanma talebinin yüksek faize rağmen azalmadan devam ettiğini hatta arttığını görüyoruz.

Enflasyonla mücadele sürecine sadece para politikası açısından bakmak çok doğru değil maalesef. Para politikası denklemdeki sadece tek bir değişken. Bu para politikası ne kadar istikrarlı ve katı uygulanırsa uygulansın yapısal reformlarla senkronize ilerlemediği müddetçe sonuç alınması oldukça uzun vadeye yayılacaktır.

 

Üreticiden tüketiciye kadar ekonomideki tüm aktörlerin düzelmeye ilişkin olumlu bir bakış açısı oluştuğunda sonuç alınmaya başlanacaktır. Çünkü ekonomilerde gidişatı belirleyen spekülasyonlar ve piyasaya ilişkin bakış açısıdır.

 

 

Kiralık konutlar Yüzde 120 oranını geçti

 

Kira artışlarında ise %25’lik artış sınırı kalktıktan sonra enflasyon farkları buraya da yansımış durumda. Türkiye geneli kiralık konut fiyatlarında son bir yılda % 47’lik bir artış yaşandı. Bu veri piyasa verilerine dayanıyor ancak Maliye Bakanlığı’nın açıklamasına göre bu artış oranı %120’lerde.  Aradaki farkın nedeni eski kiracı olan ve sözleşmesini yenileyenlere mal sahiplerinin uyguladığı artış oranı olabilir.

Ekim ayı enflasyon verilerine göre Kasım ayı artış oranı %62,02 oldu. Bu artış oranından görüyoruz ki kira artışları halen enflasyon verilerinin üzerinde seyretmekte.  2025’te de durumun değişeceğini düşünmüyorum. Artış oranlarının yüksek seyretme seviyesi çok az azalsa ve artış hızı yavaşlasa da yüksek fiyat eğilimi 2025’te de devam edecek gibi duruyor.

 

2025 zor bir yıl olacak!

 

Şuna hazırlıklı olmalıyız: 2025 bu seneye göre çok daha zor bir yıl olacak!

 

Halen sıkı bir para politikası izlense de içinde bulunduğumuz durum iktisadi bir sarmal. Enflasyon sarmalı. Bu sarmaldan çıkmak yukarıda da ifade ettiğim gibi çok hızlı ve kolay olmayacak. Orta uzun vadede sonuçlarını görebileceğimiz bir durumun içindeyiz.

 

Asgari ücret artışı ve Ocak ayındaki 2024 verilerinin analizi ile birlikte 2025’i daha net görmek mümkün ancak şimdiden zor bir yıl olacağı kesin. Fiyatların artışı devam edecek, bu noktada kötü niyetli ve piyasayı şişiren fiyat politikalarının önüne geçmek oldukça önemli. Ticaret Bakanlığı’nın gerekli denetimlerle bunu kontrol altında tutması çok kritik bir nokta.

Giderlerimizi asgari düzeye çektiğimiz, kontrollü ve planlı ilerlediğimiz bir yıl olması gerekiyor.

 

İşletmeler ve girişimciler için doğru finansal yönetim nasıl olmalı?

 

Öncelikle işletmelerin ve girişimcilerin kesinlikle işletmeleri için 2024 henüz bitmemişken ve zaman varken yıllık bir bütçe planlaması yapması, bu bütçe planlamasının da realizasyonlarına aylık bazda bakmaları gerekiyor.  Finansmana erişim ve finansman sorunu da önemli bir nokta. Kesinlikle kontrolsüzce borçlanılmaması gereken bir dönemden geçiyoruz. Eğer finansman ihtiyacı çok hayati ise bunun için de gerekli finansal analizler ve doğru finansman arayışları sonrasında bir fizibilite çalışmasına göre planlı şekilde borçlanma yapılması gerekli. Gelir gider, kâr zarar analizlerinin periyodik olarak yapılması, fiyatlandırmaların sık sık kontrol edilmesi, satın alma süreçlerinin doğru belirlenmesi gibi konular yine işletmeler için karlılık yönetimi için oldukça önemli.

 

Bir diğer konu ise vadeler. İşletmelerin genel olarak her dönem en sık yanlış yönettiği süreç bu konu. Vade uyuşmazlıkları firmaları en sık zora sokan başlık. Vadelerin uyuşmaması durumunda firma kendi içindeki nakit akışı doğru yönetemiyor, dışarıya borçlanmak zorunda kalıyor bu da karlılığı azaltıp maliyetleri etkiliyor. Uzun sürmesi durumunda işletmenin gerçekleştirdiği bu satış zarar hanesine bile yazılabiliyor. Bu nedenlerle tüm işletme sahiplerinin vade uyuşmazlığı konusuna önem vermesi gerektiğini ve nakit akış yönetimini çok daha planlı, profesyonel yürütmeleri gerektiğini söyleyebilirim.

 

 

2025 Asgari ücret yüzde 25-30 aralığında

 

2025 asgari ücret artışı için IMF’den gelen uyarıyı, enflasyonla mücadele sürecindeki kararlı para politikası uygulamalarını ve iktisadi verileri düşündüğümüzde beklentim %25-30 aralığında olacağı yönünde.

Gönül ister ki kimse yoksulluk sınırının altında ücret almasın, ancak enflasyonla mücadelede daha fazla oranda yapılan bir ücret artışı da anlamlı olmayacaktır. Yapılan zam Ocak sonunda henüz çalışanların eline geçmeden çoktan erimiş olacak ve enflasyon yeniden körüklenecektir. Bu nedenlerle beklentim artışın bu oranlarda yapılacağı yönünde.

 

 

 

İlginizi Çekebilir

TÜM HABERLER