AVM konut yönetimine skandal suçlamalar!

Ritim İstanbul AVM'nin kiracıları, site yönetimine karşı skandal suçlamalarda bulundu. Konut yönetiminin haksız faturalandırma yaptığını belirten vatandaşlar, ödemeyince de huzur bozma ve alıkoyma gibi eylemler gerçekleştiğini söyledi. Ağustosta 1.500 liralık ısınma faturası kesildiğini belirten kiracı Bilal T., "Ağustos sıcağında neyi ısıtmış olabiliriz" dedi. AVM'de 1.200'den fazla konut ve iş yeri olduğunu söyleyen Bilal T., milyonluk vurgun yapıldığını belirterek savcıları göreve çağırdı.

Maltepe'de bulunan Mazaya Holding'e ait 52 katlı Ritim İstanbul AVM'nin kiracıları, AVM'nin konut yönetiminden şikayetçi. Yönetimin haksız uygulamalarla milyonlarca liralık haksız kazanç yaptığını belirten kiracılar, karşı çıkanların da daha kötü durumlarla karşılaştığını söyledi. Ağustos ayında 1.500 liralara varan ısınma bedeli kesildiğini belirten kiracılar, yönetimin haksız uygulamalarla vatandaşlara yaşattığı mağduriyetlerin sona erdirilmesini istiyor.

"TELEFONLA ARAYIP RAHATSIZLIK VERİCİ ÜSLUPLARLA PARA İSTİYORLAR"

Sürece ilişkin açıklamalarda bulunan AVM kiracılarından Bilal T., "Ağustos 2022'den Mayıs 2023'e kadar AVM'nin 21'inci katındaki bir dairede işyeri kiracısı olarak bulunduk. İlk taşındığımızda site sakinleri ile Mazaya Ritim İstanbul yönetimi arasında büyük problemler bulunuyordu. Banyolarda kanalizasyon kokuları, bina içerisinde görülen böcekler, binanın dış temizliğinin yapılmaması, havuz ve diğer sosyal imkanların olması gerektiği gibi çalıştırılıp kullanılamaması, valelerin otopark çevresinde düzensiz yer gasp edip para talep etmesi bunlardan bazılarıydı. Sakinlerden bazılarıyla Ritim yönetimi arasında devam eden mahkeme süreçleri vardı. Biz şirket faaliyetlerimiz gereği daireye hiç taşınmadık ancak kirasını düzenli olarak ödedik. Ritim Yönetimi hiçbir zaman kullanmadığımız daire için Ağustos ve Temmuz ayları dahil bizden sürekli binlerce liralık "ısınma + ısıtma" adı altında ödemeler talep etti. İlk fatura Eylül - Ekim aylarında toplamda 1.500 TL'den fazla bir miktar olarak çıktı. Bizi sürekli telefonla arayıp rahatsızlık verici üsluplarla para istiyorlardı ancak bu faturaların gerekçesini öğrenmemiz için konuşmamıza fırsat vermiyorlardı." dedi.

"AĞUSTOS AYINDA NEYİ ISITMIŞ OLABİLİRİZ"

Ağustos ayında neyi ısıttıklarını merak eden Bilal T., "Bu süreçte muhasebe biriminden Emine ve Sertap hanımlarla iletişim kurduk. Bir yolunu bulup sorduğumuzda da 'sayacınız bozuk, faturalar hatalı', 'emsal fatura çıkarıldı', 'faturalandırmayı yapan Apsiyon firmasıyla görüşün' şeklinde farklı farklı cevaplar veriyorlardı. Her şey söylediğiniz gibi olsa bile 'Biz Ağustos sıcağında neyi ısıtmış olabiliriz de ısınma ısıtma faturası ödeyelim' diye sorduğumuzda da bir şey değişmiyordu. Konuyu açıklamak yerine karmakarışık tutarsız cevaplarla süreci uzatarak bizi manipüle etmeye çalışıyorlardı." ifadelerini kullandı.

"YENİ YÖNETİM DE AYNI UYGULAMALARI DEVAM ETTİRDİ"

Bilal T. sürecin devamını şöyle anlattı: "Bir gece yarısı Melahat isimli Yönetim Kurulu Başkanı bizzat kendisi telefonla arayarak para istedi. Ancak faturaların izahatını yapmadı, bizi hiçbir şekilde dinlemedi ve en son icraya verileceğimizi söyleyerek telefonu yüzümüze kapattı. Sonunda icraya verildik ve ev sahibimizin araya girmesiyle bütün masraflar dahil her türlü istenen parayı ödedik. Ancak Ocak ayında bu kez tekrar 420 TL civarı bir fatura çıkarıldı. Biz faturalandırmayı yapan Apsiyon firmasına da ulaştık ancak bu kez Ritim Yönetimi ve Apsiyon firması topu sürekli birbirlerine attılar. Mart ayına kadar haksız faturalandırmalar devam etti. Sayacımızı daireye ilk taşındığımızda değiştirmiş olmamıza rağmen bize 'sayacınızı değiştirin', 'sayacınızın değiştiğine dair belge gönderin' şeklinde yine süreci uzatmaya yönelik manipülatif cevaplar verdiler. Halbuki kendileri sayaç değişiminde herhangi bir belge iletmemişlerdi. İletmiş olsalar bile belgenin bir kopyası veya yapılan işin kaydı kiracıdan önce kendilerinde bulunması gerekir. Kısa bir incelemeyle konuyu anlama imkanları vardı. Ancak bunu yapmamaları kasıtlı olarak kiracının huzurunu bozmaya yönelik davrandıklarını işaret ediyor. Böylece istenen para miktarı nasıl olsa küçük, kiracı bu sıkıntılarla uğraşmak yerine parayı ödeyip kurtulmak isteyecek diye planladıklarını düşünüyorum. Hepsinin mail kayıtları elimde mevcut. Biz de 'yönetim olarak her türlü imkan elinizde, lütfen gerekli incelemeleri yapıp bu karmaşıklığı giderin' diyorduk ancak bunu hiçbir zaman yapmadılar. Daha sonra Genel Kurul yapıldı ve Ritim Yönetim Kurulu Başkanı olarak avukat Süheyla Hanım seçildi. Ancak aynı uygulamalar devam etti.

"MİLYONLARCA LİRALIK VURGUN İÇİN SAVCILARI GÖREVE DAVET EDİYORUM"

Site sakinleri arasında yönetimin sessiz kalanlara çok daha yüksek miktarlarda fatura çıkardığı, dostluk kurdukları sakinlerin fatura ve ödemelerini sildikleri, site sakinleri arasında 'burada oturan savcı yönetimi mahkemeye verdi, o bile kazanamadı' şeklinde insanları sindirmeye yönelik söylentiler yaydıkları gibi hukuk dışı uygulamalar konuşuluyordu. Benzer şekilde çıkardıkları faturaları ödemek istemeyen bazı sakinlerin giriş kartlarını iptal ettiklerini duyduk. Devletimizde bu uygulama suçtur, mahkeme dışında bir kişi ya da kurumun bir başkasına borca karşılık ceza kesmesi söz konusu değildir. Ancak bu durum şikayet edildiğinde de yönetimin 'biz ceza kesmedik, borçlarını ödemedikleri için hizmet alamıyorlar, bu yüzden gerekli kontrolleri yapamıyoruz' gibi yine net olmayan ve anlaşılması zor cevaplar verdiklerini öğrendik. Bu süreçte zaman zaman site emlakçılarından Perihan T. ile konuşuyorduk. Ancak kendisi sadece yönetimin mafyatik uygulamalarını bize aktarmakla yetiniyordu. Yönetim bu uygulamaları kiracılara bildirirse sorumlu olacağını biliyordu. Bu yüzden emlakçılar üzerinden bilgi göndermek ve dedikodu yaymak suretiyle site sakinlerini sindirmeye çalışıyorlardı. Mazaya Holding Ritim İstanbul yönetiminin kanunsuz olduğunu Perihan hanıma ilettik. Ancak kendisi her seferinde 'yönetimimizin uygulaması böyle' şeklinde cevap veriyordu. 1.200'den fazla konut ve iş yeri için düşündüğümüzde burada yapılabilecek herhangi bir haksız kazanç milyonlarca liralık vurgunlara tekabül eder. Bu uygulamaları incelemek üzere Türkiye Cumhuriyeti savcılarını göreve davet ediyorum"