Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, Sermaye Piyasası Kurulu (SPK) önceliğinde ve Hazine ve Maliye Bakanlığı ev sahipliğinde gerçekleştirilen ‘Finansal Okuryazarlık Platformu Tanıtım Toplantısı’na katıldı. Toplantıda, SPK tarafından finansal okuryazarlığın artırılması ve yaygınlaştırılması amacıyla geliştirilen ve 6 kategoride toplam 51 adet eğitici videonun yer aldığı platformun tanıtımı gerçekleştirildi. Toplantıda çerçevesinde bir açılış konuşması gerçekleştiren Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, finansal okuryazarlığın yediden yetmişe herkese seferberlik anlayışıyla sunulması gereken konu olduğunu ifade etti.
“Finansal okuryazarlık bizim temel eğitimimizin bir parçası olmak zorunda
Okuryazarlık denilince herkesin aklına geleneksel okuryazarlığın geldiğini dile getiren Şimşek, bunun yanında ilave okuryazarlık becerilerinin de edinilmesinin gerektiğini ifade etti. Bunların başında dijital okuryazarlık, sağlık okuryazarlığı, medya okuryazarlığı ve şu an işledikleri konu olan finansal okuryazarlığın da öğrenilmesi gerektiğini söyleyen Şimşek, “Burada önemli olan finansal okuryazarlık konusu. Finansal okuryazarlık aslında bizim temel eğitimimizin bir parçası olmak zorunda. Orta Vadeli Programımıza (OVP) bakarsanız, yine kalkınma planımıza bakarsanız, Milli Eğitim Müfredatında finansal okuryazarlığın önemli bir alan olması hususunu biz zaten vurguluyoruz. Yani önemli reform alanlarımızdan bir tanesi bu. Dolayısıyla önümüzdeki dönemde SPK ile, Milli Eğitim Bakanlığı arasında gerek protokoller, gerekse bunun müfredata çok temel bir bereci bir alan olarak konulması hususunu çalışıyoruz. Yine Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığımızla özellikle ev kadınların, genel manada hepimizin finansal okuryazar olması konusunda ‘birlikte ne yapabilir’ yönünde de bir çaba var, bir protokol çalışması var” açıklamasında bulundu.
“Yatırım işi hangi ölçekte olursa olsun bilgiye, analize dayalı olmak zorunda
Şimşek, 8,6 milyon borsa yatırımcısının, 12 milyon da sermaye piyasalarında hesabı olan veya işlem yapan yatırımcının olduğunu vurgulayarak, “Bunlar önemli rakamlar. Belki batıdaki kadar değilse de bunlar büyük rakamlar. Burada tabii ilginç hususlar var. Baktığımızda rakamlar itibariyle Borsadaki yatırımcı sayısı 2020 yılında 1,9 milyon kişiymiş. Şu anda 4 kattan fazla, yani çok ciddi bir artış var. Benzer şekilde mesela 4 büyük kripto platformuna bakarsanız burada tabii aynı kişinin birden fazla platformda hesabı olabilir, bunu da vurgulamam gerek. Bakın burada da 2020 yılında 1,7 milyon kişinin işleminde hesabı varken, şu anda 18,2 milyon kişi. Dediğim gibi burada birden fazla platformda aynı kişinin hesabı olabilir. Bunlar gerçek anlamda finansal okuryazarlığı gerektiren alanlar. Bu işler tüyoyla, duyumlarla, dedikoduyla yapılacak işler değil. Yatırım işi hangi ölçekte olursa olsun bilgiye, analize dayalı olmak zorunda. Önemli olan işe yarayacak ve değerlendirmeye baz oluşturacak bilgi ve analizi bir şekilde anlayabilmek ve bunu da yatırım kararlarına yansıtabilmek” şeklinde konuştu.
“Finansal Okuryazarlık Platformu sertifikalandırıyor”
Şimşek, Finansal Okuryazarlık Platformu’nun diğer platformlardan eğitim amacı nedeniyle ayrıldığını belirterek, “Finansal okuryazarlık için Merkez Bankamızın da bir çabası var, Borsa İstanbul’un da bir çabası var. Yine özel sektörden birçok arkadaşımızın çabaları var. Bunların hepsini çok takdir ediyoruz. Ama Sermaye Piyasası Kurumumuzun çabalarının bir iki önemli farkı var. Birincisi çok kapsamlı. Zaten işin adresi de SPK. Öte yandan SPK sertifikalandırıyor. Dolayısıyla burada eğitim boyutu var. Ücretsiz ve herkesi açık. Bunu hakkıyla yaparsanız; tabi bir sınavın da iyi bir şekilde sınavın entegre edilmesi lazım. Ben de baktım, orada sınav kısmı biraz zayıf kalmış. Çünkü sertifikalandıracağız. Bence bu çok önemli. Kapsamlı itibariyle, içerik itibariyle dolayısıyla erişim hususunda biraz özgün bir platform. Dolayısıyla mutlaka vatandaşlarımıza tavsiye edeyim” ifadelerine yer verdi. Bakan Şimşek, vatandaşların portföy ve yatırım tercihlerine saygı duyduklarını fakat bunun yanında vatandaşların kaynaklarını heba etmesini istemediklerini söyledi. Şimşek, vatandaşların yatırımlarını ekonomiye katkı verecek şekilde yönlendirilmesini istedikleri aktardı.
“Sene sonunda enflasyon 30’lu rakamları görür
Amerika’daki firmaların, finansman ihtiyaçlarının neredeyse üçte ikisini sermaye piyasalarından bunu karşıladığını da vurgulayan Şimşek, Avrupa, ve Türkiye’nin ise daha çok bu ihtiyacı bankalardan temin ettiğini dile getirdi. En büyük 500 şirketin yüzde 40’ının Amerika’ya göç eden kişiler tarafından kurulduğu bilgisini de aktaran Şimşek, Türkiye’nin de bu anlamda avantajlarının olduğunu ifade etti. Bu avantajları kullanmak için ise ilk olarak enflasyonu düşürmeleri gerektiğini dile getiren Şimşek, “Bizim dezenflasyon programımız yani enflasyonu tek hale indirme programımız başarılı bir şekilde uygulanıyor. Aylık enflasyon rakamlarıyla bizim hedeflerimiz artık örtüşmeye başladı. Mayıs ayında yıllık enflasyon yükselmeye devam edecek. Bunu her iki platformda söylüyorum. Yani sürpriz olmasın. Çünkü geçen sene Mayıs ayında enflasyon aylık enflasyon sıfıra yakın. Bu sene yüzde 3 dahi çıksa bu yıllık bazda artışı ima ediyor. Ama enflasyon, Merkez Bankamızın da enflasyon raporunu açıklarken ortaya koyduğu şekilde Mayıs ayında zirveye ulaşacak yıllık bazda. Ondan sonra yaz aylarında hem bazı kişiye hem de son bir yıldır para politikasına attığımız adımlar mali politikasında attığımız ve atacağımız adımlar, gelirler politikasının desteğiyle enflasyon çok hızlı bir şekilde inanıyorum ki bu sene sonunda 30’lu rakamı görür. Daha sonra gelecek senede 10’lu rakam, bir sonraki senede tek hane, daha sonra da bunu düşük tek hale çekip orada tutmak” açıklamasında bulundu.
“Borsa oyun alanı değil yatırım alanı”
Vatandaşların borsa alanını bir oyun alanı olarak görmesine ilişkin açıklamalarda bulunan Şimşek, “Vatandaşımız borsada oynuyorum diyor. Oyun alanı değil aslında. Yani algı böyle olabilir. Ama burası aslında yatırım yapılan bir platform. Şimdi bir hisse senedi aldığınız zaman aslında şirketi satın almış oluyorsunuz. Yani bir tahvil aldığınız zaman bir şirketin tabii ki gelecekte oluşturacağı nakit akışına binaen bir yatırım kararı veriyorsunuz. Dolayısıyla burası bir oyun alanı değil. O nedenle bizim bilgiye dayanıyor, analize dayalı değerlendirmeler üzerinden bu kararları vermemiz lazım. Ve toplumun bütün kesimleri için finansal okuryazarlık değerli. Borsada hesabınız yoksa da yani kripto piyasalarına bulaşmayacaksak da mutlaka verdiğiniz bütün kararlar aslında alternatif maliyeti olan kararlardır. Dolayısıyla bütün bu kararları bilgiye dayalı verirsek anlam kazanır” değerlendirmesinde bulundu.
Şimşek, vatandaşların her seviyede finansal okuryazar olması gerektiğini de söyleyerek, bunun için de üniversitelere, eğitim kurumlarına, Milli Eğitim Bakanlığına büyük iş düştüğünü kaydetti.
Finansal okuryazarlığın sadece finans kesiminin ilgilenmesi gereken bir husus olmadığını da sözlerine ekleyen Şimşek, finansal okuryazarlığın geleneksel okuryazarlıktan sonra en önemli okuryazarlık olduğunu da aktardı.
Yorum Yazın
E-posta hesabınız sitede yayımlanmayacaktır. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişdir.