PİYASALAR: DOLAR,ALTIN
İstanbul
18 Ekim, 2024, Cuma
  • DOLAR
    34.06
  • EURO
    37.74
  • ALTIN
    2730.4
  • BIST
    9833.22
  • BTC
    57646.840$

Gri Listeden Çıkmak Türkiye’de Yatırım İklimini İyileştirdi

Gri Listeden Çıkmak Türkiye’de Yatırım İklimini İyileştirdi
Türkiye’nin kredi notunun yükselmesi ve son olarak Gri Listeden çıkması ile ülkeye yönelik doğrudan yabancı yatırımcı ilgisinin yeniden artması bekleniyor.
ekonomim dergisi

Ülke ekonomisine ilişkin olumlu gelişmeler, fDi Intelligence’nin araştırmasında, doğrudan yabancı yatırımcıların Avrupa’da en çok tercih ettiği büyük şehirler arasında 7. sırada yer alan İzmir’in avantajını arttırıyor.

Deniz, demir ve karayolu ulaşım ağları üzerinde bulunan Batı Anadolu Serbest Bölgesi, sahip olduğu büyük sanayi parselleri ile İzmir’in yatırım çekme kabiliyetine katkıda bulunuyor.

Biri Bergama’daki Batı Anadolu Serbest Bölgesi, diğeri de Gaziemir’deki Ege Serbest Bölgesi olmak üzere İzmir’de 2 serbest bölgeyi kuran ve işleten, BASBAŞ ve ESBAŞ’ın CEO’su Dr. Faruk Güler, Türkiye’nin Gri Listeden çıkmış olmasının ve ülkenin uluslararası kredi notunun yükselmesinin ülkeye doğrudan yatırımların gelmesini sağlayacak olumlu gelişmeler olduğunu belirterek, şu değerlendirmede bulundu: “Uluslararası kredi derecelendirme kuruluşları olan; S&P ve Fitch, Türkiye’nin kredi notunu B’den B+’ya yükseltirken, Moodys ise B3 olarak teyit etti. Derecelendirme kuruluşları ülke kredi not görünümü de durağandan pozitife çevirdi. Son olarak Mali Eylem Görev Gücü’nün (Financial Action Task Force-FATF) Türkiye’yi 28 Haziran tarihi itibariyle Gri Listeden çıkardığını duyurması uluslararası arenada ülkemiz ekonomisi lehine oluşan olumlu gelişmeler oldu. Bu gelişmeler, doğrudan yabancı yatırımların ülkemize ilgisini olumlu yönde etkileyecektir. Bu fırsatı iyi değerlendirmeliyiz.”

fDİ Inteligence, İzmir’i Avrupa’da Yatırım Yapılabilecek 7. Büyük Şehir Olarak Seçti

fDi Intelligence tarafından yayınlanan “Geleceğin Avrupa Şehirleri ve Bölgeleri 2023 araştırmasında İzmir’in, Yatırım Tanıtım Stratejisi ve Maliyet Etkinliği kategorilerinde Avrupa’nın ilk 10 büyük şehir ve bölgesi arasında yer aldığını, Doğrudan Yabancı Yatırımlar (DYY) Stratejisi Kategorisinde ise büyük şehirler arasında 7. sırada yer aldığını hatırlatan Dr. Faruk Güler, şunları söyledi: “Araştırmada özel kategori olarak ele alınan Doğrudan Yabancı Yatırım Stratejisi Kategorisinde 89 farklı lokasyondan bilgiler değerlendirilerek yapılan sıralamada, İzmir yatırımcıların Avrupa’da tercih ettiği 7. büyük şehir olarak seçildi. Araştırmada ülkelerin en büyük ekonomik büyüklüğe sahip şehirleri ayrı bir kategoride ele alınırken, diğer şehirler; Büyük Şehir, Orta Ölçekli Şehir, Küçük Şehir ve Mikro Şehir olarak ele alındı. İzmir’in bulunduğu en iyi DYY strateji listesinde sırasıyla; Portekiz’den Porto, İngiltere’den Birmingham ve Glasgow, Belçika’dan Antwerp, İngiltere’den Manchester ve Polonya'dan Katowice kentleri bulunuyor.”

BASBAŞ, Büyük Sanayi Parselleri İle İzmir’in Yatırım Cazibesini Arttırıyor

Türkiye’de yatırımcı ilgisini çeken bölgelere orta ve büyük ölçekli sanayi yatırımlarına tahsis edebilecek sanayi parseli bulmanın zorluğuna işaret eden Dr. Faruk Güler, “Bergama’da yatırımcı almaya başladığımız Batı Anadolu Serbest Bölgesinin, deniz, demir ve karayolu ulaşım ağları üzerinde bulunması sayesinde Avrupa başta olmak üzere, Afrika, Orta Doğu ve Asya’ya ulaşım kolaylığı sağlaması da, İzmir’in doğrudan yabancı yatırımlar için Avrupa’nın en çok tercih edilen 7. büyük şehri olmasında önemli bir etken olmuştur. Bugün Türkiye’de fabrika kurmak için 10 dönümden 200 dönüme kadar büyüklükte sanayi arazisini Marmara, Batı Anadolu’da bulmak mümkün değilken, BASBAŞ’ta var. Bu da ülkemizi tercih edecek yatırımların, rotasını İzmir’e çevirmesini sağlıyor” diye konuştu.

Dr. Faruk Güler, Bölgede 5 fabrika inşaatının sürdüğünü, 3 ay içinde 5 firmayla daha sözleşme imzalayacaklarını belirterek, şunları söyledi: “Yatırımcıların bölgemize ilgisi oldukça iyi. Büyüyen yatırım yapmak isteyen Türk şirketlerinin ciddi ilgisi var. İhracatı olan ve ciddi katma değer yaratan ancak yeni yatırımlar için Marmara ve Ege’de sanayi parselleri bulamayan çok sanayici var. Biz bu firmalarımız için ideal yatırım alanı olduk.”

Kira uyarlama davası ya da kira tespit davaları artacak

Yaşanan ve yaşanacak olan bu karmaşa içerisinde arabulucu, uzlaştırıcı gibi çözüm yolları ile sonuca gidilemediği takdirde kira uyarlama davası ya da kira tespit davalarının açılabileceği bilgisini veren Ceran bazı önemli hususlara da dikkat çekti:

“Yeni düzenleme ile 5 yılını doldurmayan kiracılar için yaşanan anlaşmazlıklarda kira tespit davası değil, kira uyarlama davası yoluna gidebilir. Sözleşme yapıldığı sırada taraflarca öngörülmeyen olağanüstü bir durum yaşanması halinde uyarlama davasına gidilebiliyor. Enflasyon, salgın hastalık, döviz kuru, deprem gibi durumlar buna dahildir. Bununla birlikte, kira kontratının 5 yılı doldurması halinde, yapılan artışı az bulan mülk sahibi ya da artışı yüksek bulan kiracı da kira tespit davası açabilir.

TÜFE oranının üzerinde bir zam söz konusu olduğunda haksız kira artış durumu nedeniyle sebepsiz zenginleşme hükümlerine göre istihkak davası açılabilir, ev sahibinin TÜFE oranında zam yapması ve kiracının ödeme yapmaması durumunda ise kiracının tahliyesi talep edilebileceği gibi icra yoluna da gidilebilir. Böyle bir durumda da borçluya alacak ve tahliye talepli ödeme emri gönderilir, kiracının 7 gün içinde itirazda bulunmaması halinde ve 30 gün içinde borcunu ödememesi durumunda icra müdürlüğü kanalı ile tahliyeye gidilir.”

Hangi durumlarda tahliye gerçekleşir?

Tahliye koşullarına da değinen Hasan Ceran, konut kirasının çevredekilere göre düşük kalması halinde kira uyarlaması davası açılmış ise ve yeni belirlenen kiranın kiracı tarafından kabul edilmediği durumda kiracının çıkartılabileceğini, kira süresi 11 yılı doldurdu ise ev sahibinin kiracı sözleşmesini yenilememe hakkına sahip olduğunu bildirdi. Bununla birlikte kira kontratında belirlenen maddelerden birinin ihlali, ev sahibinin birinci derece yakınının konut ihtiyacı, evin tadilata alınması ya da satılması halinde  yeni malikin gereksinim sebebiyle tahliyesini istemesi, kiracının tahliye taahhüdü imzalaması, kira ödenmediği ve ihtarname çekilmesine rağmen 30 günlük ihtar süresinde ödeme yapılmaması, kiracının oturduğu konuta zarar veren davranışlar içinde olması gibi durumların da tahliye sebebi olabileceğini belirtti.

Videolar için YouTube kanalımıza abone olmayı unutmayın!


  • 0
    SEVDİM
  • 0
    ALKIŞ
  • 0
    KOMİK
  • 0
    İNANILMAZ
  • 0
    ÜZGÜN
  • 0
    KIZGIN

Facebook Yorum

Yorum Yazın

E-posta hesabınız sitede yayımlanmayacaktır. Gerekli alanlar ile işaretlenmişdir.

Başka haber bulunmuyor!